Uydur ya da hayal kur Hakk’a zaten izin yok,
Örtbas edenler ister hakikate karın tok…
Biraz da biz sunalım MASA’ya oturmuşken,
Yorum yapamıyoruz araştırıyor iken…
Ahtapot gibi olup uçan bu uzaylılar,
Misafirperver türler görgülü yaratıklar…
Hormon salgılıyorlar iyi niyet içinde,
Oldukça duygusallar tüm evren genelinde…
Hem uçabiliyorlar hem yüzebiliyorlar,
İnsan gibi değiller hayır düşünüyorlar…
Ürkütücü şekilde ahtapot da olsalar,
Köpek dahi havlatmaz muhterem sayılırlar…
Sen de onlarla dost ol al evine bir tane!
Şahsına çay demlesin sohbet etsin seninle…
Ya da format düzenlet bilgisayarlarına,
Evde süpürge yaptır oturduğun odana…
Onlar zararsız türler Rab’bime inanırlar,
Kedi, köpek beslerler çocuk dahi bakarlar…
Çok yakın zamanlarda dostluklar kurulacak,
Yeni anlaşmalarla bağlantı sağlanacak…
Bu uçan ahtapotlar dadılık işlerinde,
Çocuk oyalamada fikir telakkisinde…
Tıpta devrim olacak onlar birer cerrahtır,
Askeri konularda onlar birer silahtır…
Mayın temizlemede zaman yolculuğunda,
Haber programlarının uydurukçuluğunda…
Sen varsanım diyorsan var sanrı sayıyorsan,
Meteoroloji balonlarını sunarsan…
Biz çok şey mi uydurduk da bizi kınıyorsun,
Hakikat anlatırken Hakk’ı okuyor musun?
(2001)