Âdem soyundan gelmiş, ALLÂH(c.c.) ’ın kullarıyız,
Muhatap kılınandan, sorumlu olanıyız…
Ahirete inandık, bağışlananlardanız,
İradeli, zeki fakat dayanıksız insanlarıyız…
Bu kâinat bomboş değil sahipsizse olamaz,
Bilen kulları için Rab’bimden kaçmaz…
Biz algılayamıyoruz, o zaman anlaşılamaz.
Algılayan kullar var ki bu boşa yaratılamaz.
İnsanın zekâsı yetmez, kâinat sonsuzdur,
Biz, başlangıcındayız, idrak bundan yoksundur…
Güneş sistemimiz yeni fakat Dünya yorgundur,
Kulunda ömür kısa, Rab’bim bize de buldur…
Biz, dördüncü boyut onlar, beşinci boyutta,
Belki altıncı boyut daha da ileriyi aşmakta…
Bilemediklerimiz var hafızalar almamakta,
Yolumuz uzun desem, Dünya’mız yaşlanmakta?
Desem ki başka yerler, başka gezegenlerde,
İnsan ilerleyecek, bilimin tam içerisinde…
Ya bu uzaylılar hem de en ilerilerde,
Biz, yine gerilerde hem em gerilerinde…
Gelen bu yaratıklar belki hayvan cinsinden,
Belki de dayanıksız kuvvetsiz yaratıklar…
Bazısı dinlerden muaf akıllı hayvancıklar,
Bozgunculuktan uzak nefissiz yaratıklar…
Kıskanmıyorum on bin yıl ileri olsunlar,
Bizlerle savaşmıyorlar, bilimi yaşasınlar…
Hem bize tarafsızlar hem aşağılamıyorlar,
Belki de yön veriyor bizi düzeltiyorlar…
Rab’bim herkesi korur bizleri de kolluyor,
Yaratıcı aynı Rab, türlerini yayıyor…
Rab, insanı kayırıyor üstelik ödüllendiriyor,
Uzaylıya sormadım belki şahsım yanılıyor…
Yine de Rab söylüyor göklerde bulunan, der,
Her canlı ve melekler Rab’be secde ederler…
(2001)