Türkiyenin en önemli şairlerinden biri olan Turgut Uyar, 4 Ağustos 1927 yılında Ankarada dünyaya gelmiştir. Aşk ve sancılı ayrılık şiirlerinin ölümsüz şairiydi. Turgut Uyar’ın hayatayken bir çok güzel şiirleri yazarak gönülleri okşamıştır. Türk edebiyatının hüzünlü şairi Turgut Uyar; ayrılık, hüzün, özlem, aşk ve sevgi temalı şiirler kaleme almıştır. Türk edebiyatının hüzünlü şairi 22 Ağustos 1985 tarihinde 58 yaşında hayatını kaybetti. İşte Turgut Uygur’un yazdığı kaçak yaşama yergisi isimli şiir sözleri..
Gunelerden o gun alip basimi evin yolunu sasiracagim
Taze ekmegim eski kanlarim benim ellerim sasiracak
Ya da tek basina sen acikacaksin sen tek basina gozlerin
Hic umurumda degil ya sundan sundan korkuyorum
Kim uydurdu bu hazirani bu temmuzlari bu yasamalri gizli kapakli
Bu yulaflari bardaklari bu butun pustluklari bu sarkilari
Hic umrumda degil yopksa yalnizliklar, bozuk paralar, uzun boylu ayisiklari, gelip gelip giden sarhosluklar, sabahleyin yatakta az az usumek, hani insanin kendi kendini bulamadigi, hatirlayamadigi saatler olur ya, iste onlar. Bir keresinde boyle saatlerin birinde bir sarki duymustum da isimi gucumu koyup sokak sokak bir kadin aramaya cikmistim. Sonra bulamamistim. Bir igrenmistim nedense, gidip bir kosede kusmustum.
Aksamlari eve hep arka sokaklardan donuyorm
Pencerelere bakmiyorm dukkanlarin mostralarina bakmiyorm hic
Sagima soluma bir baksam biliyorm sapitmak isten degil
Bir baksam ertesi gun kimbilir nerelerde olurum
Uzak sarkilari dinliyorm siki siki asik oluyorm
Iyi niyetle merhaba agaclar evler bildik bulutlar
Ogrenciler memur kisiler bana benzeyenler
Ben kacmaya cabaliyorm hosnut muyum
Siz kactiginiz yerde hosnut musunuz
Konusup gulusuyorz umumhaneye nasil gittiklrimizi anlatiyorz
Hic yanima yoreme bakmiyorm
Ille seytan minarelerini dusunuyorm buyuk pullu deniz dibi baliklarini
Kadinlar adamlar sehri ugultularla dolduran namussuz kalabalik
Yorgun kalabalik iyi kalabalik alayci duzenbaz kalabalik
Bir karissam iclerine bir uysam biraz gulmesem
Ertesi gun kimbilir nasil yasarim
Bir calistigim oda var uc pencereli, bir arka yol, bir gokyuzu, gore gore once sevdigim sonra alistigim sonra ezberledigim artik kurtuldugum agir aksak gokyuzu, her gun her sabah bir su kadar kusun, adamin, ucagin, yagmurun yunup arindigi gokyuzu, bir de geceye karismaya baslayan tek tuk isikli, ama nasil sicak isikli tanidik evler, zekeriya bey`in evi, suheyla dogrusoz`un evi, ali ozacar`in bakkal dukkani, temizis kolacisi suleyman, sonra kendi evim, yatagim, yorganim, corbalar
Gidiyorm geliyorm dunyayi bu kadarcik belliyorm
Halbuki ben ne hinoglu hinim aslinda, iyice biliyorm, acliklar, inadina kanlar, cingiraklar, dovusken horozlar var, ormanlarda zaman zaman unuttugumuz haydutlar, enginar tarlalari, pamuk tarlalari, irgatlar, sekiz yuz kadem derinliginde komur arayanlar, zorlu asklar, bugdaylar bugdaylar, ilaclar ilaclar
Halbuki biliyorm biliyorm ama ne ben yokum ne onlar eksik
Aksamlari eve hep arka sokaklardan donuyorm
Biraz bikkin, bir parca kirik, korkunc umutsuz ve sakin
Eve geliyorm seni buluyorm bir seviniyorm bir kiziyorm
Sonra biliyorsun.